Kızımın en iyi arkadaşı Sarah’nın elinde bavuluyla ön kapıdan içeri girmesini izlerken, heyecan ve korku karışımı bir duygudan kendimi alamadım. Sarah’nın ailesi lüks bir tatile çıkmıştı ve bir hafta boyunca ergenlik çağındaki kızlarının sorumluluğunu bana bırakmışlardı. Onun burada olmasından mutlu olsam da bazı temel kuralların belirlenmesi gerektiğini biliyordum.
Mümkün olduğu kadar otoriter görünmeye çalışarak, “Pekala Sarah, bir şeyi açıklığa kavuşturalım” dedim. “Bizimle kalırken uymanız gereken kurallar var. Çatımın altında komik işlerin yaşanmasını istemiyorum.”
Sarah bana sinsi bir şekilde sırıttı, yaramaz doğası ön plana çıkıyordu. “Merak etmeyin Bayan Johnson, elimden gelenin en iyisini yapacağım,” diye yanıtladı, gözleri haylazlıkla parlıyordu.
Sarah’nın sınırları zorlama eğiliminde olduğunu çok iyi bildiğimden ona kaşlarımı kaldırdım. “Gerçekten öyle, Sarah. Gizlice dışarı çıkmak yok, gece yarısı partileri yok ve odana kesinlikle erkek çocukların girmesine izin verilmiyor.”
Sarah’nın gülümsemesi biraz değişti ama o da aynı fikirdeydi. “Örnek bir konuk olacağıma söz veriyorum Bayan Johnson. Burada olduğumu bile bilemezsiniz.”
Onun bu cesur açıklamasına kıkırdamadan edemedim. “Ah, bundan pek şüpheliyim Sarah. Gittiğin her yerde varlığını duyurmanın bir yolu var.”
Hafta boyunca Sarah sözünü büyük ölçüde tutmayı başardı. Onu arka kapıdan gizlice çıkmaya çalışırken yakaladığım ya da dışarıdaki çalıların arasında saklanan bir grup arkadaşını bulduğum zaman gibi birkaç yakın görüşme oldu. Ancak tuhaflıklarına rağmen Sarah’nın cesur ruhuna ve bulaşıcı enerjisine hayran olmaktan kendimi alamadım.
Hafta sona erdiğinde ve Sarah’nın ailesi tatilden döndüğünde, onun evimize getirdiği kaosu ve kahkahayı özlediğimi fark ettim. Her ne kadar onu yakından takip etmem gerekse de kızımın en iyi arkadaşını yepyeni bir düzeyde tanıma fırsatı bulduğum için minnettardım. Üstelik ortalığı canlandıracak o olmadığında ev garip bir şekilde sessiz
+ There are no comments
Add yours